Hazineyi Soymanın Yeni Yöntemi: Hibelerden Baykar’a Dolaylı Para Transferi
Hibeler, Baykar satışları ve yeni nesil kamu kaynak yağması
Giriş
Türkiye’nin dış yardımları son on yılda dramatik bir artış göstermiştir. TİKA’nın 2023 raporuna göre Türkiye’nin resmi kalkınma yardımları 6,8 milyar dolar seviyesini aşmıştır[^1]. Bu, ülkeyi OECD ülkeleri arasında “en çok yardım yapan” ülkelerden biri haline getirmiştir.
Resmî söylemde bu yardımlar “kardeşlik” ve “insani sorumluluk” maskesiyle sunulsa da, gerçekte yeni bir hazine soygunu mekanizması olarak işlemektedir. Basit ama etkili bir döngü vardır: Hazine’den çıkan milyarlar, yabancı ülkelere “hibe” olarak gönderilir. Bu ülkeler kısa süre sonra aynı parayı Baykar firmasından İHA veya SİHA alımına yönlendirir. Son durak bellidir: Kamu kaynağı, siyasi iktidara akrabalık bağıyla bağlı özel bir şirketin kasasına akar.
1. Hibe Görünümlü Kamu Kaynak Transferi
Türkiye’nin kalkınma yardımlarının dağılımı dikkat çekicidir. 2020’de toplam yardım 8,7 milyar dolar iken bunun %67’si Suriye’ye yönelmiştir[^2]. Ayrıca Afganistan (1,14 milyar), Kırgızistan (1,15 milyar), Somali (889 milyon), Pakistan (783 milyon) gibi ülkeler de önemli hibe alıcılarıdır[^3].
Tesadüf değildir ki, bu ülkelerin büyük bölümü aynı dönemde Bayraktar TB2 insansız hava araçlarını satın almıştır. Görünürde “insani yardım” olarak başlayan kaynak, sonuçta savunma sanayiine, daha doğrusu Baykar’a dönüş yapmaktadır.
2. Yardımın Dönüş Yolu: Baykar Satışları
Somut örnekler zinciri, bu mekanizmanın tesadüf olmadığını açıkça göstermektedir:
- Bosna-Hersek: Türkiye’den hem kalkınma hibeleri hem askeri destek alan Bosna, 2022’de iki adet Bayraktar TB2’yi doğrudan hibe olarak teslim almış, ardından ek siparişler için anlaşmaya varmıştır[^4].
- Arnavutluk: Uzun yıllardır Türk hibelerinden faydalanan Arnavutluk, 2022’de üç adet Bayraktar TB2 satın almıştır[^5].
- Somali: Türkiye’nin Afrika’daki en büyük yardım alıcısı olan Somali, aynı zamanda Bayraktar TB2 alımıyla gündeme gelmiştir[^6].
- Pakistan: Türkiye’den kalkınma yardımı alan Pakistan, 2021’de Bayraktar TB2 siparişini doğrulamıştır[^7].
Bu örnekler, tekil olaylar değil; sistematik bir hibe–satış döngüsünün parçalarıdır.
3. Dolaylı Transfer Mekanizması
Mekanizma şu şekilde işlemektedir:
- Hazine’den çıkış: Kamu kaynakları “yardım” etiketiyle yabancı ülkeye gönderilir.
- Alıcı ülke: Ek mali kapasite kazanan ülke, Türkiye’nin savunma sanayi ürünlerini tercih eder.
- Şirket kasası: Son durakta kamu kaynağı Baykar’ın kasasına girmiş olur.
Böylece “yardım” adı altındaki transfer, aslında devletin kasasından özel bir şirkete pompalanan dolaylı bir boru hattı işlevi görür.
3.1 Rekabetin Tasfiyesi ve Kamu Kaynaklarının Tekelleştirilmesi
Baykar’ın yükselişi yalnızca hibeler üzerinden sağlanan dolaylı transferlerle açıklanamaz. Aynı zamanda, devlete ait savunma sanayi şirketleri (ASELSAN, TUSAŞ gibi) sistemli biçimde ikinci plana itilmiş, projeleri iptal edilmiş ya da kaynakları kesilmiştir. Böylece kamu eliyle kurulmuş, uzun yılların bilgi birikimini taşıyan kurumlar adeta işlevsiz hale getirilmiştir.
Öte yandan, Baykar ile aynı kulvarda faaliyet gösteren özel girişimler de iktidar eliyle tasfiye edilmiştir. Örneğin Assan Can Holding ve benzeri firmaların yatırımları, çeşitli gerekçelerle hedef alınmış; şirketlerin mallarına el konulmuş ya da ihalelerden dışlanmaları sağlanmıştır. Bu yöntemle rekabet ortadan kaldırılmış, savunma sanayii tek kanallı ve tek akrabalı bir yapıya dönüştürülmüştür.
Sonuçta ortaya çıkan tablo şudur: Kamu kaynakları yalnızca dolaylı hibelerle değil, aynı zamanda rakiplerin tasfiyesi yoluyla da Baykar’a aktarılmaktadır.
4. Uluslararası Karşılaştırma
ABD gibi büyük güçler, dış yardımlarını sıklıkla savunma sanayii satışlarına bağlar. Ancak orada kongre denetimi, şeffaf raporlama ve kamuoyu tartışması söz konusudur. Türkiye’de ise TİKA raporları yalnızca “toplam yardım miktarını” verir; yardımların ardından gerçekleşen Baykar satışları ise sistematik biçimde gizlenir.
Sonuç: Türkiye’deki model, hukuki şeffaflıktan uzak, “yardım diplomasisi kılıfı altında hazine soygunu” niteliği taşımaktadır.
Sonuç
Türkiye’nin kalkınma yardımları, insani gerekçelerle açıklansa da, uygulamada yeni bir kamu kaynak yağmalama modeline dönüşmüştür. Hibeler, yabancı ülkeler üzerinden dolaştırılarak savunma sanayiine, özellikle de Baykar’a aktarılmaktadır.
Bugün sorulması gereken soru açıktır:
Vatandaşın ödediği vergi, Somali’deki bir yetimhaneye mi gidiyor, yoksa Saray’a akraba bağlarıyla bağlı bir şirketin kasasına mı?
Cevap nettir: Hazine soyulmaktadır. Üstelik bu kez “yardım diplomasisi” adı altında.
Kaynaklar
- TİKA – Turkey Development Assistance Report 2023 (PDF, Ankara 2024)
- TİKA – Turkey Development Assistance Report 2020 (PDF, Ankara 2021)
- Özgür Üçküş – Türkiye’nin Kalkınma Yardımları Raporu, Afrika Vakfı, 2022
- Balkan Insight – “Half Price Bayraktars: Bosnia Buys Turkish Drones, Eyes Own Production” (25 Eylül 2024)
- Wikipedia – Albania–Turkey relations (erişim: 2025)
- Military Africa – “Somalia to receive Turkish Bayraktar TB2 drones” (2022)
- Defense News – “Pakistan confirms Bayraktar TB2 acquisition” (2021)
Discover more from Ypsilon Computers
Subscribe to get the latest posts sent to your email.

